Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, “Bu saatten sonra camianın dinginliğe, huzura ve birlik, beraberliğe ihtiyacı olduğunu düşündüğüm için, her şey önce Beşiktaş için düşündüğüm için aday olmamaya karar verdim. Camianın yeni bir kan değişimine, yeni bir enerjiye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte umuyorum ki en iyisi, en sağlıklısı olur diye temenni ediyorum” dedi.
Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, 3 Aralık Pazar günü yapılacak Olağanüstü Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda başkan adayı olmayacağını açıkladı. Çebi, Tüpraş Stadyumu’nda basın mensupların açıklamalarda bulundu. Başkanlık görevini üstlendikten sonra birçok zorlu dönem yaşadıklarını belirten Ahmet Nur Çebi, “Yaklaşık 12 sene önce bu kulübe İkinci Başkan olarak göreve geldim. Bu süreçte ne zorluklar ile baş ettiğimizi herkes biliyor. Özellikle ‘Feda’ döneminde büyük mali sıkıntılar yaşayan ekip de yer aldım. 1 yıl ara verdikten sonra 4 yıl önce bu koltuğa talip olduk ve göreve geldik. Geldiğimiz ilk günden itibaren daha da büyüyün sıkıntılar içerisinde mücadelemizi vermeye devam ettik. Bu dönem içerisinde zorlukları Allah’ın izniyle tüm kulüp olarak hallettik. ‘Bırakmam seni’ kampanyası bu projelerin en büyüklerinden bir tanesiydi. Bu projeye destek olan herkese can ı gönülden teşekkür ediyorum. Bugün içerisinde bulunduğumuz sıkıntılı bir süreç var, özellikle futboldan kaynaklanan. Bu süreç benim için çok yıpratıcı olmuştur. Bu saatten sonra camianın dinginliğe, huzura ve birlik, beraberliğe ihtiyacı olduğunu düşündüğüm için, her şey önce Beşiktaş için düşündüğüm için aday olmamaya karar verdim. Camianın yeni bir kan değişimine, yeni bir enerjiye ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu süreçte umuyorum ki en iyisi, en sağlıklısı olur diye temenni ediyorum. Değişimin de pozitif olacağını düşünüyorum. Biz bir değişlik yapalım. Camiayı; huzura, sakinliğe bir kavuşturalım. Burası bizim, her zaman bizim olacak. Eğer Beşiktaş söz konusu ise kendimizi yakmayı da biliriz. Aksi durumda 120 yıllık camia ayakta kalamazdı. Bu kulübün 120’nci yılında, cumhuriyetimizin 100’üncü yılında Beşiktaş’ın başkanlığını yaptım. Bu inanılmaz mutluluğu, gururu bana yaşatan bütün camiama içtenlikle tekrar teşekkür ediyorum. Gitmemi isteyenler, kalmamı isteyenler var. Gitmemi isteyenlere saygı duyuyorum. Onların da bildikleri, ümit ettikleri, umutları vardır. Her şeyin hayırlı olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.
“BEŞİKTAŞ CAMİASININ ZARAR GÖRMEMESİ HER ŞEYDEN ÖNEMLİ”
Başkan adaylarının camiaya yakışır şekilde seçim süreci yürütmesini isteyen Çebi, “Seçim kararı aldığım gün başkan adayı olmayacağımın kararını vermiştim. Ancak seçim sürecini uzun tutma sebebim, bir baskın seçim olmasın. Sağlıklı bir seçim olsun. Kolay bir süreç değil. Açıklamayı 13’ünde milli takım arasında yapmayı düşünüyordum. Ama son gelişmeler biraz daha acele etmem gerektiğine ikna etti. Seçim tarihinin 2, 3 hafta geç olmasının arkasına yatan neden, yeni arkadaşlarımızın hazırlanabilmeleri, kararlarını sağlıklı verebilmeleri içindi. Aday olmayacağımı açıklamam da bu süre içinde takımı ve çalışanlarımın motivasyonlarına bir engel olmamasına gayret etmek içindi.
Bu süreç devam ederken kim aday olursa olsun ağabeyleri, başkanları olarak kabul etsinler. Beşiktaş’a yakışır şekilde birbirlerine nazik, kibar olmalarını rica ediyorum. Yarın hangisi kaybederse, kazanana başkanım diye hitap etmek zorunda kalacak. Kapıları kapatmayın, yüz kızartıcı ifadelerde bulunmayın, palavra atmayın. Dürüst olun. Beşiktaş genel kurulu en doğrusunu yapacaktır, kendinizi onlara emanet edin. Aday değilseniz, bir ay sonra sokaklara çıkarak, dernek dernek dolaşarak Beşiktaş’ı bölmeyin. Adaylardan rica ediyorum. Şimdi çıkın aday olun, mücadele edin. Kaybettiyseniz de o koltuğa oturan her kimse ona bu süreçte nazik olsun. O süreçten sonra da elinden tutun, yalnız bırakmayın. Ben öyle yapacağım. Katılımın yüksek olması gerekiyor. Gelecek yönetimlerin, kendinden önceki yönetim ve yöneticileri titizlik ile denetlemesini istiyorum. Bundan geri adım atmamalıyız” şeklinde konuştu.
“HERKES BEŞİKTAŞ CAMİASINA SAYGILI OLMAK ZORUNDA”
Taraftarların takıma sahip çıkması gerektiğini söyleyen Ahmet Nur Çebi, “Her maç bittiğinde bende aynı acı ve üzüntüleri çektiğimi bilmelerini anlıyorum. Söz konusu Beşiktaş ise taraftarımızı ve sporcularımızı kötü etkileyecek tepkiler vermemesini istiyorum. En azından bu süreçten sonra bunu sizden rica ediyorum. Başarılı olmayan oyuncularımız da olabilir ama en azından kulübün formasını giyiyorlar. Onlara ekran karşısında sahip çıkmaları gerekiyor. Tepki tabi eki gösterebilirler ama söz konusu Beşiktaş ise sakinliğe ve sükunete davet ediyorum. En azından o çerçeve de hareket etmeleri gerekiyor. Eğer Beşiktaş Başkanını medya önünde küçük gösterirseniz, başkan elini masaya vurduğunda kimse neden dinlemiyor, dikkate almıyor diyemezsiniz. Herkes Beşiktaş camiasına saygılı olmak zorunda ve bunu sağlayacaklar yine Beşiktaşlılardır” diye konuştu.
“GİDEN HAKEMLERİN MESLEĞE GERİ DÖNMEMELERİ KONUSUNA TEK BAŞIMA BEN KARŞI ÇIKTIM”
Türkiye Futbol Federasyonu’nun başarısız olduğunu belirten Çebi, şu ifadeleri kullandı:
“Bunların TFF’yi yönetemeyeceğini ilk söyleyen bendim. Giden hakemlerin mesleğe geri dönmemeleri konusuna tek başıma ben karşı çıktım. Benim duruşum kulübüm adına yapılmış bir harekettir. Her ne olursa olsun Beşiktaşlı olduğu halde kendi takımların başkanın linç edenler ve bu duruma sessiz kalanlara hakkımı helal etmiyorum. TFF başkanı Beşiktaş’a parmak sallayamaz. Ama ben Beşiktaş başkanıyım ve buna göre hareket etmek zorundayım. Beşiktaş stadyumunda bana parmak sallamadı. Vallahi de billahi de sallamadı, sallayamaz. İşaret ettiği ‘şu tribün bu tribün’ diye bahsetti. Hatalıdır. Çünkü devrenin bitmesini beklemedi. Bunu kabul de etmiyor. İnşallah bundan sonra gelecek yönetim bunları aşacak, çözecektir. Hep beraber göreceğiz. Her şeye dinlemeden cezayı ver geç. Ne yapmaya çalışıyorsun ? Bu saatten sonra bu camia bunların hesabını sorabilir. Benden istenilen her konuda yardımcı olmaya devam ederim.”
“ELEŞTİRİLERİ ANLAYABİLİRİM AMA BİZLERE EDİLEN KÜFÜR NE DEMEK ?”
Kendisine yapılan eleştirileri anlayabildiğini ancak edilen küfürlere anlam veremediğini belirten Ahmet Nur Çebi, “Transfer konusunda ben kimseye bir enkaz bırakmıyorum. Keşke sportif başarılar da peşinden gelseydi ama olmadı. Üzgünüz, yapamadık. Eleştirileri anlayabilirim ama bizlere edilen küfür ne demek? Ne anlama geliyor? Bu insanları aranızdan temizlemeniz sizlere vasiyetimdir. Kimse benim aileme, çocuklarıma küfür edemez. Ayın 1’ine kadar ben buradayım. O zamana kadar gelip benden özür dilemelerini bekliyorum” dedi
“KÜFÜR EDEN VE KOMPLO KURANLAR HARİÇ, HERKESE HAKKIMI HELAL EDİYORUM”
Kendisine küfür edenler hariç herkese hakkını helal ettiğini belirten başkan Çebi, şöyle konuştu:
“Futbol da başarı bağırıp çağırmak ise, popülist davranmak ise ben bunu yapmadım kabul ediyorum. Yapamam arkadaşlar, ben Beşiktaş başkanıyım. Beşiktaş’ın parasını çaldırmadım, yedirmedim. Başkanlık sürecimizde pandemi felaketi oldu. Biz o dönem de müzemize 4 tane kupa getirdik. O süreçte yaşanan güzellikleri de zorlukları da sizlerle hep paylaştık. Bu takım ve kadro yarın ben yokken başarılı olduğunda benim hakkımı da verin isterim. Özellikle deprem döneminde takımızın yanında duran ve bizimle birlikte hareket eden sivil toplum kuruluşları, yönetici ve taraftarlarımıza teşekkür ediyorum. Dünya’ya Beşiktaşlılığın ne demek olduğunu gösterdik. Beşiktaş’tan alınmaz, Beşiktaş’a verilir. Küfür eden ve komplo kuranlar hariç, herkese hakkımı helal ediyorum. Onlardan da helallik istiyorum.”
“BİZ GEÇEN SENE TARLAYI TEMİZLEDİK. BU SENE TARLAYI EKTİK. BUNDAN SONRAKİ YÖNETİME ÜRÜNÜ TOPLAMAK KALACAK”
Görev süresi boyunca yanında olan herkese teşekkür eden Çebi, sözlerini şöyle noktaladı:
“Rahmi Koç, Cemil Kazancı ve Nevzat Demir’in Allah gönüllerine göre versin. Onlar Beşiktaş’ı seviyorlar. Ben buna şahit oldum. Bilsinler ki camia da onları çok seviyor. Yönetici arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Taşın altına ellerini değil gövdelerini koydular. Çalışanlarıma teşekkür ediyorum. Son olarak 11 yıldır yanlarında olamadığım ailemden helallik istiyorum. Bana haklarını helal etsinler. Biz geçen sene tarlayı temizledik. Bu sene tarlayı ektik. Bundan sonraki yönetime ürünü toplamak kalacak.”